“Grave”” kelimesinin birçok anlamı vardır. Sıfat ve zarf olarak cümle içinde kullanılır.
Grave (adjectif)
Synonyme : important – sérieux – stupide – pénible – dangereux
- C’est une question grave ! (Bu ciddi bir soru!)
- – J’ai oublié qu’aujourd’hui c’est ton anniversaire. (Bugünün doğum günün olduğunu unuttum.)
- – Ce n’est pas grave ! – C’est pas grave ! – (Önemli değil.)
- Il souffre d’une grave maladie. (Ciddi bir hastalıktan muzdarip.)
- Les femmes préfèrent les hommes à la voix grave. (Kadınlar kalın sesli erkekleri tercih ederler.)
- Mais t’es grave, toi ! -familier- (Dangalak mısın nesin!)
Grave (adverbe)
Synonyme : très – vraiment – oui tout-à-fait –
- Je suis grave heureux. (Çok mutluyum.)
- Je suis grave déçu. (Cidden hayal kırıklığına uğradım.)
- T’es content ? – Grave. (Sen mutlu musun? – Kesinlikle.)
- Je suis à Paris, on se voit ? – Mais grave ! (Paristeyim, görüşelim mi ? – Harika olur!)
Dialogue:
– Demain c’est mon anniversaire.
– Ah mince ! je l’ai oublié. Désolé.
– C’est pas grave ! J’organise une fête dans mon appart. Ça sera grave cool !
– Grave !
- Yarın benim doğum günüm.
- Ah kahretsin! Unuttum. Üzgünüm.
- Önemli değil! Dairemde bir parti veriyorum. Bu çok harika olacak.
- Kesinlikle!