Aylık arşiv Nisan 25, 2023

“Altı” , “Dokuz” ve “On” sayıların telaffuzu

“Altı” ve “On” sayıların telaffuzu

(Prononciation de « six » et « dix »)

Altı ve on sayıları üç farklı şekilde telaffuz edilebilir.

Six [sis]: 6

Dix [dis]: 10

 

1.kural

Six ve dix sayıların ardından ünsüzle başlayan bir kelime geldiğinde [si] ve [di] olarak telaffuz edilir.

 

  • Il y a six pommes sur la table. /si pɔm/ (Masanın üzerinde altı elma var.)

   . Non, il y a dix pommes. /di pɔm/ (Hayır on elma var.)

 

2.kural

Six ve dix sayılarından sonraki kelime bir sesli harfle veya “muet H” ile başladığında, [siz] ve [diz] olarak telaffuz edilir.

 

  • Elle a six enfants. /sizãfã/ (Altı çocuğu var.)

 

  • Il est dix heures. /dizör/ (Saat on.)

 

3.kural

Six ve dix sayıları cümlenin sonundaysa [sis] ve [dis] olarak telaffuz edilir.

 

  • Mille dix. /mil dis/ (Bin on.)

 

  • Nous sommes six. /sis/ (Altı kişiyiz.)

 

  • Je crois qu’il y en avait dix. /dis/ (Sanırım on tane vardı.)

 

“Dokuz” sayısının telaffuzu

(Prononciation de « neuf »)

 

Dokuz (neuf) sayısı üç farklı şekilde telaffuz edilebilir.

1.kural

Dokuz (neuf) sayısının ardından ünsüzle başlayan bir kelime geldiğinde [nöf] olarak telaffuz edilir.

 

  • Il y a neuf pommes. /nöf pɔm/ (Dokuz elma var.)

 

2.kural

Dokuzu sesli harfle başlayan bir isim takip ederse bağlama (l’enchaînement) yapılmalıdır.

 

  • Ils ont neuf enfants. /nöfɑ̃fɑ̃/ (Onların dokuz çocukları var.)

 

3.kural

Dokuzun ardından “an” veya “heure” sözcükleri gelirse ulama (la liaison) yapılmalıdır. “F” harfi /v/ olarak telaffuz edilir.

  • Il a neuf ans. /növɑ̃/ (Dokuz yaşında.)

 

  • Il est neuf heures. /növör/ (Saat dokuz.)

 

N’y être pour rien

Synonyme : ce n’est pas votre faute, ne pas être responsable de quelque chose, être innocent, avoir rien à voir

“N’y être pour rien” ifadesi masum olmak, bir şeyden sorumlu ya da bir şeyle ilgisi olmamak anlamında kullanılmaktadır.

 

  • Je voudrais dire que je n’y suis pour rien. (Bununla hiçbir ilgim olmadığını söylemek isterim.)

 

  • Le professeur n’y est pour rien ! L’horaire des examens a changé. Les étudiants sont très en colère mais le professeur rejette la responsabilité des nouveaux horaires des examens.

(Öğretmenin bununla hiçbir ilgisi yok! Sınav takvimi değişti. Öğrenciler çok kızgın ama profesör yeni sınav programlarının sorumluluğunu reddediyor.)

 

  • J’ai eu des blessures qui ont duré mais je n’y suis pour rien. Tout ça m’a contrarié mais il faut garder le cap.

(Uzun süren sakatlıklar yaşadım ama bunun suçlusu ben değilim. Tüm bunlar beni üzdü ama      yola devam etmek zorundasınız.)

 

  • – Désolé pour le retard. (Geçikme için üzgünüm.)

    – Vous n’y êtes pour rien. Votre vol est arrivé en retard. (Sizin suçunuz değil. Uçuşunuz ertelendi.)

error: İçerik Kopyalanamaz!